Anadolu'da İklimlendirme
İklim ve iklimlendirme… Hayatımızda ne kadar önemli konular… Kışın ısınmak, yazın serinlemek, temiz hava solumak en temel ihtiyaçlarımızın başında geliyor… Biliyoruz ki; iklimlendirme sektörü bu kadar gelişmeseydi, teknoloji bu kadar ilerlemeseydi günümüz inşaat sektörü, mühendislik ve mimarisi de bu noktaya gelemezdi… Eğer uygun iklimlendirme koşullarını sağlayabilen cihazlar üretilmeseydi, ne gökdelenlerden ne de akıllı binalardan söz edilebilirdi…
Mekan ve iklimlendirme; yaşamın sürekliliği ve sürdürülebilirliği açısından birbirinden ayrılamaz iki önemli unsur. Hal böyle iken, iklimlendirmenin tarihçesi klimanın icadı ile başlamış olamazdı. Şartlar ne kadar değişmiş olursa olsun, iklimlendirmenin çok daha köklü bir geçmişi olmalıydı. Modern anlamıyla klima, kombi, radyatör gibi tüm cihazlar elbette, değişen ihtiyaçlar sonucunda ortaya çıkmıştı. Ancak yaşadığımız mekanlarda ısınmak, serinlemek ve temiz hava solumak bizler için en temel ihtiyaçlardan biri olduğuna göre; bizden önceki medeniyetler de bu ihtiyacı dikkate almış olmalı ve bu konuda bir şeyler yapmış olmalıydı.
Neyse ki şanslıydık… Onlarca medeniyete ev sahipliği yapmış, tarihi ve kültür birikimi ile birçok konuda olduğu gibi, iklimlendirme konusundaki tüm sorularımıza da yanıt bulacağımız bereketli topraklar üzerinde yaşıyorduk. Medeniyetlerin beşiği olan Anadolu; günümüze kadar gelmiş yapıları ile iklimlendirme konusundaki gelişmelere de ışık tutacak birikimi barındırıyordu. Bize düşen; geçmişimize bakmak, günümüze gelmiş yapıları bir de iklimlendirme bakış açısıyla incelemek ve büyük ustaların, muhteşem eserlerini inşa ederken nelere dikkat ettiğini elden geldiğince anlamaya çalışmaktı.
Bunun için popüler bilim yazarı İrfan Unutmaz ile bir araya geldiğimizde, önce bir ön çalışma yapması gerektiğini anlattı bize… Bugüne kadar Anadolu’yu karış karış gezmiş, pek çok açıdan tarihi yapıları incelemişti ancak hep başka soruların yanıtını aramıştı. Sonraki buluşmamızda ise pek çok ipucuna ulaşmıştı. Artık, Neolitik çağdan başlayarak günümüze ulaşmış onlarca eseri içeren uzun bir liste üzerinden konuşabiliyorduk.
Kitabın adı da o gün ortaya çıktı zaten… “Neolitik Çağdan Günümüze Anadolu’da İklimlendirme Harikaları ve Rotaları” adını verdiğimiz bu çalışma, gerçekten birbirinden harika eserleri inceliyor ve tarih meraklılarına takip edecekleri bir rota sunuyor. M.Ö 8000-5500 yıllarından başlayarak Osmanlı’ya kadar 8 ayrı döneme ait, 32 anıtsal yapıyı yerinde inceleyerek, bu topraklarda yaşamış ustaların iklim ve coğrafya konusundaki zekice yöntemlerini gün ışığına çıkaran bu kitap, fotoğraflarıyla da bu anıt eserlerin mimari ve mühendislik özelliklerini gözler önüne seriyor.
Bizi oldukça heyecanlandıran bu çalışma ile geçmişimize bir parça da olsa ışık tutabilmek bizim için çok önemli ve değerli. Çünkü Daikin’in, kurum felsefesinin temelinde; sadece sektörümüze değil, yaşadığımız topluma da değer katmak yer alıyor.
Bizim için çok anlamlı olan bir başka gelişme de; bu çalışmanın Daikin’in 90’ıncı yaşını kutladığı yılda başlamış olmasıydı... Öncü ve yenilikçi uygulamaları ile 1924 yılından bu yana iklimlendirme sektörüne yön veren bir kuruluş olarak, iklimlendirmenin tarihsel yolculuğunu anlatan bu değerli çalışmayı, sektörümüze ve kütüphanelere armağan etmekten gurur duyuyoruz.
Hasan ÖNDER
DAIKIN TÜRKİYE CEO